Meclis tatilde...

Arzu GÜVEN

Az çalışıp çok tatil yapmak…

Hayaldi gerçek oldu! Ocak ayından bu yana 64 gün çalışan vekillerimizin 19 Temmuz itibariyle 44 günlük tatili başladı. Tanrı yanına çağırana kadar “Yalan Dünyada Saltanatı” da düşünürsek bu kıyağı insana babası yapmaz!

Efendim, meclis lokantasında çorbaya 1 TL zam gelmişti ya; üzüntüm Sevgili Pisiciğim Mstr. Gece’yi çok öfkelendirmiş: “Benim kuru mamama 7 tl zam yapan vicdansızlara üzülmüyorsun da…” Çorbaya yapılan zammın yüzde yüz olduğu gerçeğini sakladığım için yarattığım algıdan çok pişmanım. Hayır yani Gece Bey’in psikolojisi bozuldu. Tanrım vicdan azabı çekiyorum (!)

Neyse…

YA CEHALETTEN YA İHANETTEN!
Hak, hukuk, çalışma performansı deyince aklıma bizim “Senatör” geliyor… Hani uçan kapılı arabası olan. Ne soru önergesi, ne kanun teklifi… Paşa paşa serilmiş yiğidim ceylan derisi koltuklarda. Kibirinden de geçilmiyor “Senatör Bey”in. “Emirerlerim fotoğrafı” hafızamda arzı endam edince, bir anektod dökülüveriyor satırlara: “Ben sana Vali olamazsın demedim”... Kartviziti forslu olsa da bazılarının, cehalet baki kalmış neylersin!

HDP milletvekilleri de ayrı bir yazı konusu olur. Meşru zeminde siyaset yapın dendi, hergün yeni bir “İhanet” peşindeler. Garo Paylan geçtiğimiz günlerde attığı tweetle İngiltere’nin yeni Başbakanı Boris Johnson’un hainliği tarihte tescilli dedesi Ali Kemal’e sahip çıktı: “Vicdanlı Siyastçiydi” (!) Cevap TGBB Genel Sekreteri Okan Özkan’dan geldi: “Bir Milletvekili Düşünün Büyük Millet Meclisi, küçük heriflerin eseridir diyen adamı savunsun.” Sayın Özkan şaşırmakta haklı ama bazıları milletvekili de olsa gerçek değişmiyor!

Dedim ya üzizim;

Kimi cehaletten konuşuyor, kimi ihanetten!

15’İNDE EREN, YILLARI HEBA OLAN FIRAT, NUPELDA, AYAZ, AKTİVİST CANAN…
“2013’de attığı tweetleri işareten: “Görüşlerim değişmedi” diyerek “Her Şeyin Güzel Olacağı” kabulüne ihanet eden aktivist Canan Hanıma sormak istiyorum: Trabzon Maçka’da öldürülüp 15’inde toprağa düşen Eren Bülbül’ün yaşam hakkını niye savunmadınız? 22’sinde yılları heba olan Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun? Onlar öteki dağın çocukları mıydı?

Ovacık’ta “Senin devrimci çocuklarının”(!) tuzakladığı bombanın patlamasıyla hayatını kaybeden “Ayaz” daha 8 yaşındaydı…

Nupelda ise 14...

Oyuncaklar öksüz kaldı, annelerin bağrı boş, babalar yetim. Onlara daha döner mi ki dünya?

Anneler boş bağrına taş bassın, Canan Hanım açılımın sesi olmaya devam etsin. Ülkemin çocukları terör tuzaklarıyla katledilirken, yaz günü yüreğimize “AYAZ” düştü.

Senin yüreğin buz mu kesti Canan Hanım?!

Son sözler anonim bir şiirden:

Atam hala yaşıyorsak,
Edepsizlik sayesinde!
Altı oku soruyorsan politika dehlizinde!
Hele partin senden sonra
Devrimlerin tavizinde
Umut var o da yalnız Amerikan dövizinde!

Sevgimle…