Toplumda israfı önleme bilincinin geliştirilmesi gerektiğine dikkati çeken Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül,Akgül, bunun için ailede verilecek eğitimin önemli olduğunu söyledi.
İsrafı önleme eğitiminin okullarda da verilmesi gerektiğini vurgulayan Akgül, eğitimlerle, israfı önlemenin bir hayat felsefesi haline gelmesi gerektiğini anlattı.
Türkiye’nin milli gelirinin dörtte birini israf ettiğini savunan Akgül, "Türkiye milli gelirinin dörtte birini israf ederek milli eğitim, altyapı ve karayolu yatırımlarını 1 yılda tamamlayabilecek bir kaynağı heba ediyor.
Türkiye, 1 yılda yaptığı israfı tasarruf edebilmiş olsaydı, tek kişi yoksulluk sınırının altında kalmazdı. İsraf ettiğimiz kaynaklar çok ciddi büyüklükte" ifadelerini kullandı. Prof.Dr. Akgül, israfların ciddi çevre sorunlarını da beraberinde getirdiğini, araştırmalara göre 2030-2050 yılları arasında birçok adanın küresel iklim değişikliği nedeniyle su altında kalacağını savunarak, bu tehlikeler göz önünde bulundurularak kaynakların verimli kullanılması gerektiğini söyledi
'SİSTEMLERİ DOĞRU DÜRÜST KULLANMIYORUZ'
Kaynakların israfı ve verimsiz üretimin, iklim değişikliğinin ana kaynağı olduğunu öne süren Akgül, şunları kaydetti: "Sistemleri doğru dürüst kuramıyoruz. Sistem tasarlayamadığımız için de şu anda Türkiye’de bu kadar büyük bir israftan söz ediyoruz. Gereksiz, amaçsız, yararsız yere, iş, işlem ve harcama yapmamamız lazım. Her bir vatandaşımızın aynı duyarlılıkla bunu içselleştirmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü ancak biz bir hayat tarzı olarak israfı önlemeyi kabul edersek belli bir noktaya geliriz. Bunun yanında tasarruf edelim derken asla cimriliğe kaçmayalım. Her türlü güzellikten, her türlü nimetten istifade etmemiz gerekir."