Oy veren seçmenler oy vermez olur

Sedat KAÇAMAK

İktidar, muhalefet için 'Bunlar yeri gelir teröristlerin ağzıyla konuşur, yeri gelir teröristlerle kol kola yürürler' dedi.

Rahmetli anacım ben yedi-sekiz yaşlarında iken bize bir kıssa anlatırdı. O zamanlar kıssadan hisse çıkarmayı bilmediğimizden, sadece gülümserdik. Şimdilerde o kıssayı andıran olaylar olunca kahkahalarla gülüyor, rahmetli anacığıma Fatihalar okuyorum.

Kıssa şöyle; Bir çiftlikte bir koyun ile üç keçi birlikte yaşıyorlarmış. Aynı ağırı paylaşıyorlar, aynı çimenlikte ot yiyorlar, aynı yalaktan su içiyorlar bütün gün beraber oynuyorlarmış. Bir gün yine oyun esnasında koyun bir su birikintisinden atlarken kuyruğu kalkmış kıçı görünmüş. Keçiler başlamış kıçın göründü kıçın göründü diye alay etmeye. Koyun tam utanır gibi olurken, gülmeye başlamış. Arkadaşlar bana arkan göründü diyorsunuz da sizin arkanız hep açık onu ne yapacağız, hep beraber gülmeye başlamışlar.

Çözüm süreci nasıl başlamıştı,muhalefet iktidarı terör örgütü ile görüşmekle suçlamıştı. İktidar görüşen namussuzdur. Bu iftirayı atanlarda ispatlamazsa namussuzdur demişti. Üç ay sonra başbakan görüşme talimatını ben verdim dedi. Milletimiz bunları unutmuş mudur? Sonra çadır mahkemeleri. Dünyada bir ilk suçlular mahkemeye gideceğine mahkeme suçlulara gitti. Tam bir çadır tiyotrosu, hakim karşısında duran teröriste soruyor,yaptıklarından pişmansın pişmanlık yasasından yararlanmak istiyorsun değil mi? Terörist, ben Serok Apo'nun emriyle geldim. Pişman değilim. Hakim yaz kızım sanık pişmandır,pişmanlık yasasından yararlanabilir. Sonra kamyon kasasında davullu zurnalı şehir turu. Sonra en vahimi hatırladıkça tüylerim hala diken diken oluyor. PKK'lı terörist militanı hapishaneden çıkarıp millet vekili yapmak. Bunu kim akıl etti, barış sürecine faydası olur diye kim önerdi buna onayı veren nasıl verdi. Anlaşılır gibi değil. Kürt kökenli vatandaşlarımızın yarıya yakını PKK'nın siyasi uzantılarına bir biçimde oy veriyor,ama yarısından fazlası da canları pahasına devletinin yanında yeralıyor koruculuk yapıyor. O insanları PKK'nın kucağında bıraktık. Ne demiştir PKK onlara T.C T.C diyordunuz ne oldu. Kimin güçlü olduğunu gördünüz aklınızı başınıza toplayın yanlış tarafta olmayın. Sonra güvenlik güçlerimize, canınızı ortaya koyup boşuna uğraşıyorsunuz, siz yakalayıp hapse atıyorsunuz biz çıkarıp milletvekili yapıyoruz. Güvenlik güçlerimizin yaşadığı travmayı düşüne biliyor musunuz. Sonra dağdaki ve hapisteki militanlarına gevşemeyin yılmayın her an sizi de millet vekili yapacak gücümüz var. O militanlara sağladığı moral ve motivasyonu düşüne biliyor musunuz? Milletimiz bunları unutmuş mudur? AKP hükümetinin on altı yılda yaptığı doğru işlerin başında terör örgütü ile görüşmesi gelir. Bir devlet bir vatandaşının bile canını kurtarabilecekse herkesle görüşür. Dünyada örnekleri var. Devlet terör örgütü ile görüşür anlaşma sağlanırsa belli bir takvime bağlı olarak örgüt silah bırakır. Bizde nasıl oldu? Örgüt silah bırakmadı adeta devlet silah bıraktı. Mülki ve askeri amirlere talimatlar verildi, silahlı militanlar görmezden gelindi.Bu durumun yanlış olduğunu böyle barış süreci değil yıkım süreci olur diyenler, siz kan emicisiniz kandan besleniyorsunuz sizin milliyetçiliğiniz benim ayaklarımın altında diyerek hakaret edilerek azarlanıyordu.Gerçekten milletimiz bunları unutmuş mudur? Yoksa zamanı gelince hesap sormak üzere bir kenara yazmış mıdır? Bana göre bir kenara yazdı ve otuzbir marta hesap sormaya hazırlanıyor. Bunu nereden anlıyoruz, iktidarın telaşından. Bundan önceki seçimlerde iktidar mağdur olur, bizleri de istikrar biter ekonomi çöker, din elden gider diye korkuturdu. Bu seçimde aşırı mağrur ve bizi bizle korkutuyor. Ülkemizin değerli iki sanatçısını suçluymuş, sanki kaçacaklarmış gibi yurt dışı yasağı koyulması, karakola imza şartı, öte yandan duayen gazetecilerimize acılan akıl almaz soruşturmalar ve en çok izlenen haber sunucusuna yapılanlar. Bu arkasında sevenleri ve destekçileri bulunan  insanlara yapılanlar onları korkutmak için değil asıl bizleri korkutmak için. Verilmek istenen mesaj şu, ey insanlar aklınızı başınıza toplayın, bakın insanların başına neler geliyor. O insanların başına geliyorsa varın gerisini siz düşünün. Ama göremedikleri bir şey var, bizim insanımız tehditle korkuyla hiçbir iş yapmaz. Mağduru korur ama mağrurdan hoşlanmaz yapılan doğruları da yanlışları da asla unutmaz bir bakarsın oy veren seçmenler oy vermez olur bütün ülke seçim büron olsa ne fayda, korkutan sözlerin korkutmaz olur, mapushane zindan desen ne fayda.