Saygı değer okurlar bir çok özür dileyecek yanlışlar yaptım. Hepsini yazamam ama bir bölümünü yazarak Türk Millet’inden özür dilemeyi düşündüm. Doğru mu yaptım bilmiyorum... Her neyse…
İktidara gelir gelmez; Demokrasi dedim; sözümü tutmadım; özür diliyorum.
İnsan hakları; özgürlükler ülkesi olacağız, dedim. Sözümü unuttum. Özür diliyorum.
Bir çay, bir simit hesabı yaparak gelir adaletsizliğini düzelteceğim, dedim. Sözümü tutmadım. Özür diliyorum.
Enflasyon yani fiyat artışlarını tekli hanelere indireceğim, dedim... Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
İş-aş ekmek alanları inşa edeceğim, dedim... Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'İşsiz genç kalmayacak' dedim. Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Ülkemde yoksulluğu yok edeceğim. Yoksul insan kalmayacak',dedim sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Yolsuzlukla amansız bir kararlılıkla mücadele edeceğim', dedim. Yolsuzlukla anılır oldun. Sözümü tutmadım. Özür diliyorum.
Rüşvetle mücadele etme sözü verdim. Rüşvetsiz iş yapılamaz duruma getirdim ülkemi. Sözümü tutmadım. Özür diliyorum.
'Parmağımdaki yüzükten başka servetim yok. Asla olmayacak', dedim. Maalesef sözümü tutmadım. Servetimin hesabını bilemez durumdayım. Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Ailemden başlamak üzere, akrabalarımın hiç birisini öncelik tanımayacağım', dedim. Sözümü tutmadım. Özür dilerim.
'Ülkemde herkes özgürce yaşayacak:yasaklar kalkacak. Fikir hürriyeti olacak. İleri demokrasi gelecek' dedim. Sözümü tutmadım. Özür diliyorum.
'Evrensel hukuk kuralları ülkemin her yerinde hakim olacak', dedim. Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Avrupa Birliği'ne tam üye olmak için her türlü yasal alt yapıyı inşa edeceğim' dedim. Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Ülkemin dört tarafı düşmanlarla dolu. Sıfır sorunsuz bir Türkiye için bütün komşularımızla uzlaşacağım' dedim..Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
Sıfır sorunsuz komşu ülke yerine, sıfır komşu durumuna ülkemi taşıdım. Özür diliyorum.
'İç huzur, karşılıklı sevgi ve saygı esasına dayalı bir toplum yaratacağım' dedim. Sözümü tutamadım. Özür diliyorum.
'Terörün kökünü kazıyacağım' dedim. Terörsüz bir ülke teslim aldım. Her gün terör yüzünden şehit haberleri gelmeye başladı. Bu konuda da sözümüzü tutmadık. Özür diliyorum.
Teröristlerle birkaç yerde masaya oturdum. Hatta akıllı olmayan insanlardan oluşan "AKİL HEYETİ” kurdum. Onları diyar diyar gezdirdim. Masraflarını da fazla fazla verdim. Milleti ikna etsinler diye. Bunu da başaramadım... Özür diliyorum.
Oslo’da, Dolmabahçe sarayında ve bilinmeyen bir çok yerde terörist temsilcileriyle masaya oturdum. Biraz daha ileri giderek törenlerle Habur sınır kapısında çadır mahkemesi kurdurttum. Kandil’den gelen teröristleri bu çadır mahkemesinde sözde yargılattım... Yargılattığım eli kanlı teröristleri serbest bıraktırdım. Bu konuda da çok yanlış yaptım... Özür diliyorum..
Şu şehirlerimizdeki hendekler konusu aslında başlı başına yazı konusu. Bu duruma ben neden olduğum aleni belli. Bundan dolayı özür diliyorum.
Yıllarca birlikte devleti yönettik. Devletin bütün birimlerini ele geçirmek için aynı çanaktan beslendiğimiz, aynı yağmur altında birlikte ıslandığımız “MUHTEREM HOCAMIZ" ile ortaklaşa Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kumpas kurduk. Orduyu dağıttık. Binlerce vatansever subay, ast subayı, sivil vatandaşı zindana attık. Bu davaların hakimi ve savcısı olduk. Önümüze geleni yakaladık. Emir ile yargılattık. Onlarca sene ceza verdik. Onlarcası da kahrından öldü.
Aileler mağdur oldu. Aileler dağıldı. Çocuklar yetim kaldı. Bütün bu olayların sorumlusu benim. Bu olayları planlayanlar beni kandırdı. Sonunda yanlış yaptığımı anladım... Özür diliyorum.
15 TEMMUZ akşamı “Muhterem hoca efendinin ekibi” ülke yönetimini ele geçirmek için sayemde Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sınav sorularını çalarak aldığımız hizmet erleri, dış destekli darbe yaptılar. Yüzlerce vatandaşımın ölümüne neden oldular. Bu darbenin de baş sorumlusu benim. Yanındaki oda arkadaşlarımı tanıyamadım. Darbecilerle mücadele edeceğimi sanarak, darbe yedim. Suç bende... Milletimden özür diliyorum.
Aslında yaptığım o kadar çok hata var ki yüzlerce makale yazsam özür dilememi tamamlayamam.
Son olarak diyorum ki bu topraklarda temel gıda maddeleri noktasında kendi kendine yeten yedi ülkeden birisiydik. Tarımı da yok ettim..
Domates –patates-soğan patlıcan kuyruklarının başlamasına neden oldum. Sefalet kuyruklarına neden oldum. Birinci Dünya ve İkinci Dünya savaşları yıllarında yaşanılan yokluk kuyruklarına sebep oldum..
ÖZÜR DİLİYORUM...
ÖZÜR DİLEME YAZILARIMA DEVAM EDECEĞİM...