Otuz dokuz senedir Kocaeli’de yaşıyorum. Fakat doğup büyüdüğüm ilçemle (Bucak/ Burdur) bağımı hiç koparmadım. Bayram, düğün ve diğer vesilelerle memleketime gidip geliyorum.
İYİ Parti Bucak Belediye Başkan adayı Av. Alparslan Dursun arkadaşım. O’nun ve Belediye Meclis Üyelikleri ve İl Genel Meclisi üyeliklerine aday olan ekibinin tanıtım programı için üç günlüğüne Bucak’a gittim.
Yapılan tanıtım toplantısına katılım çok renkliydi. Sadece İYİ Parti değil, Millet İttifakı'nın diğer bileşeni CHP de kurumsal yapısıyla katılmıştı. Ayrıca Demokrat Partililer, MHP’liler, BBP’liler ve AKP’den ümidini kesmiş veya iç çatışmalar nedeniyle küsüp istifa edenler de dikkati çekiyordu.
İYİ Parti’den, Kurucular Kurulunda ve partinin tüzüğünü hazırlayan komisyonda çalışma arkadaşım olan, Antalya Milletvekili Feridun Bahşi ile Isparta Milletvekili Aylin Cesur da katıldı.
CHP kanadından ise Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz katıldı.
Her iki partinin Burdur, Isparta İl Başkanları, Bucak İlçe Başkanları ve diğer önemli isimleri de salonda idi.
Bu defa değişim isteyenler bir araya gelmiş, çok canlı ve heyecanlı bir birliktelik oluşmuştu.
Bucak’ın çalışkan ve girişimci halkı, AKP döneminde layık olduğu hizmetleri alamadı. Hatta gerek devlet hizmetleri ve gerekse belediyecilik hizmetleri açısından en geri ilçelerden biri oldu. Buna rağmen Bucaklılar, AKP’ye hep Türkiye ortalamasının üstünde yüksek oylar verdi.
Nihayet değişim ümidinin doğduğunu açıkça görmekten mutlu oldum.
25. Dönem Milletvekili olan, Belediye Başkan adayı Av. Alparslan Dursun’un en uygun aday olduğu hakkında herkes hemfikir. Hem seçimi kazanmak açısından, hem kente değer katacak yatırımlar yapacağına dair duyulan güven ve hem de adil ve kaliteli hizmet üretebilecek nitelikleri açısından en uygun aday.
Bucak’ta beklenen değişimin gerçekleşmesini, Av. Alparslan Dursun başkanlığındaki ekibin Bucak’ı İyi Belediyecilik ile tanıştırmasını diliyorum.
**********************************
EKONOMİ GETİRİR, EKONOMİ GÖTÜRÜR
Bucak’ta bulunduğum süre içinde ekonomik krizin etkileri hakkında bilgi edinme imkânım oldu.
Bucak, Burdur ilimizin en büyük ilçesi. Nüfusu 65 bin (merkez 45 bin) olan ilçemin en önemli özelliği çalışkan ve girişimci insan yapısıdır.
Şimdiye kadar hemşehrilerimin en çok övündüğü hususlardan biri Bucak’ın işsizliğin sıfır olduğu bir ilçe olması idi.
Gerçekten Türkiye’nin en büyük çimento fabrikalarından biri ve çok sayıda mermer fabrikası yanında, iki OSB’de yer alan diğer fabrikaların, belediye hoparlörlerinden işçi almak için yaptığı ilanları duyardık.
Ama bu defa gittiğimde öğrendim ki, bu fabrikalar ile atölyelerde çalışan işçilerin üçte biri işten çıkarılmış. Küçük işletmeler (oğlu, kardeşi gibi çok yakınlarının haricinde) çalışanları işten çıkarmış. Küçük sanayi sitesinde on kişiden fazla kişinin çalıştığı işletme kalmamış.
Artık işsizlik Bucak için çok önemli bir sorun haline gelmiş.
Bölge önemli bir hayvancılık merkezidir. Ancak çiftçilik ve hayvancılık yapan nüfus her yerde olduğu gibi genel tarım politikalarından ve artan maliyetlerden etkilenmiş. Süt hayvancılığı yapanlar artık ineklerini kesmeye başlamış. Çünkü 1,5 kg süt satarak, 1 kg yem alabilir hale gelmişler.
Et Balık Kurumu karkas eti 28 TL’ye alıyor. “Hayvancı” şikâyetçi ama halk da yemeklik kuşbaşı etin kasapta 50 TL olmasından şikâyetçi.
Bir kısmı kendi köylerinde üretilen, kalanı da 80 km mesafedeki Antalya’dan getirilip satılan sebze ve meyveler Kocaeli fiyatlarından birazcık düşüktü. Ancak pazar yerinde satılan sebze ve meyveler büyük şehirlerde satılanlara göre daha düşük kaliteli idi.
İnşaatlar durmuş, eldeki konutların (artan maliyete rağmen) fiyatları düşmüş ama satılmıyor. Bucak ekonomisinin kan damarlarından olan otomotiv sektörü büyük bir durgunluk içinde. Dev otomotiv firmalarının bayi sayısını azaltarak daha küçük ve etkin bir organizasyon içine girmek için yapmaya başladığı reorganizasyonlar burada da etkisini gösteriyor.
Faizlerin yüksek olması parası olanın yatırım, tüketim harcaması yerine parasını bankaya yatırmasına yol açmış.
Ticaret ve sanayi ile uğraşan herkes bankalara borçlu.
Bütün bunlar “bu defa AKP’ye oy yok” diyenlerin sayısını çoğaltmış.
**********************************
SURİYELİLER
Bucak’a yerleşen Suriyeliler bir sosyo-ekonomik problem haline gelmiş.
Merkez ilçe nüfusu 45 bin olan Bucak’a yerleşen Suriyeli sayısı 7 bin civarında. Bir yandan yeni yerleşimler, diğer yandan çok doğurgan olmaları sebebiyle sayıları hızla artıyor.
Suriyelilere yapılan devlet yardımları ve kendi vatandaşlarımıza nazaran daha ayrıcalıklı tutulması halkta öfkeye yol açıyor. Bunlara devlet kişi başına aylık 1000-1500 TL maaş veriyor, sağlık hizmetlerinde öncelik tanıyor.
Mesela iki eşi ve 7 çocuğu olan bir Suriyeli adam çocuk başına verilen yardımlarla her bir eşi için birer TOKİ konutu kiralamış. Çalışmadan geçiniyor.
Bir kısım Suriyeli esnaflık yapmaya, dükkân açmaya başladı. Vergisiz olarak işlettikleri için yerli esnafa karşı haksız rekabet ediyor.
Anlatılanlara göre, Suriyeliler geldikten sonra hırsızlık olayları artmış. Bunlar düzgün aşılanmadığı için çocuklarda unutulmuş bazı hastalıklar ortaya çıkmaya başlamış. Okullarda Suriyeli çocuklar ile uyumsuzluk sebebiyle yaşanan sosyal problemler rahatsız edici boyuta gelmiş.
Sadece Bucak’tan bakınca bile Türkiye’yi anlamak mümkün.
Bence bu yaptığımız tespitler Türkiye’nin çoğu bölgesinde aynı sorunların olduğunu gösteriyor.
Yerel seçimlerde muhalif partilerin başarılı olması için şartlar olgunlaşmış durumda.
Uygun adaylar ve iyi çalışma ile güzel şeyler yapacaklarına inandırmayı başarırlarsa “değişim” gerçekleşebilir.