“ÜLKEMİZİN ATILIM VE ŞAHLANIŞ DÖNEMİNE GİRDİĞİNİ İSPATLADIĞINI SÖYLEYEN ERDOĞAN’IN AÇIKLAMALARINDA BAZI İSTATİSTİKLERİN YANLIŞ YORUMLANDIĞINI ÜZÜLEREK TESPİT ETTİK”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün bir açılış töreninde yaptığı konuşmada, sanayi üretimi, ihracat ve işsizlik verilerinden hareketle ülkemizin toparlanma sürecini geride bıraktığını, atılım ve şahlanış dönemine girdiğini ispatladığını belirtti.
Ancak Erdoğan’ın açıklamalarında belirli istatistiklerin yanlış olduğunu veya yanlış yorumlandığını üzülerek tespit ettik. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, kendisine daha iyi danışmanlar bulmasını, bu mümkün değilse de bizi takip etmesini şiddetle öneriyoruz.
Sanayi üretimi ile başlayalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haziran’da sanayi üretiminin çeyreklik %41, yıllık %24 arttığını belirtti. Yıllık değişim %23,92, yani %24’ü doğru kabul edebiliriz. Ancak %41 olan çeyreklik artış değil, 2021’in ikinci çeyreğindeki düzeyin bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişimi. Yani üretimin durma noktasına geldiği 2020’nin ikinci çeyreğine kıyasla 2021’in ikinci çeyreğinde sanayi üretimi %40,4 artmış. Burada ciddi bir baz etkisi var. Daha doğru bir değerlendirme için 2021’in ikinci çeyreğindeki düzeyi 2019’un ikinci çeyreği ile karşılaştırabiliriz. O zaman %40,4 değil, %17’lik bir artış görüyoruz.
“PANDEMİ DÖNEMİNDE SANAYİ ÜRETİMİNİN ARTIŞI AÇISINDAN AVRUPA’DA LİDER DEĞİL, DÖRDÜNCÜ SIRADAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diğer bir tespiti ise sanayi üretimi endeksinin düzeyi açısından Avrupa ülkeleri arasında lider olduğumuz. Endeksin düzeyi olarak lider durumdayız ama önemli olan endeksin düzeyi değil, belirli dönemlerdeki değişimi.
Örneğin kendilerinin belirttiği gibi pandemi döneminde en hızlı toparlanan ülkeysek Şubat 2020’den Haziran 2021’e endeksi en çok artan ülke olmalıyız. Ancak durum pek de öyle değil. Bu dönemde sanayi üretimi İrlanda’da %23,7, Litvanya’da %18,5, Belçika’da %13,1, ülkemizde ise %12,8 artmış. Yani pandemi döneminde sanayi üretiminin artışı açısından Avrupa’da dördüncü sıradayız. Bu da büyük bir başarı ama verileri çarpıtmaya hiç gerek yok!
“İHRACAT ARTIŞ HIZINDA 6 AB ÜLKESİ BİZDEN İYİ DURUMDA, İHRACATIMIZ İTHALATIMIZDAN 2,7 MİLYAR AVRO DAHA AZ!”
Gelelim ihracata.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın verdiği istatistikler doğru. Ancak buradan Türkiye’nin uçtuğuna yönelik bir sonuca varmak hatalı. Bakınız, Hollanda Ekonomi Politikaları Bürosu’nun verilerine göre yılın ilk 5 ayında Doğu Avrupa ülkesinin ortalama aylık ihracat büyümesi %2,2, Türkiye’de ise %1,9.
Haydi kendimizi Avrupa ülkeleri ile kıyaslayalım. Gelin 2021’in ilk 6 ayındaki ihracatın 2019’un aynı dönemindeki ihracatından ne kadar fazla olduğuna bakalım. Bizdeki artış %11,4, Polonya’da %15,8. Artış hızına göre 6 AB ülkesi bizden iyi durumda.
İhracat artışına yüzde olarak değil de düzey olarak bakalım. Bizdeki artış 8,9 milyar Avro, Hollanda’da 19,3, Polonya’da 18,7, Belçika’da 11,1, İtalya’da ise 9,8 milyar Avro. Yani bu açıdan da bizden daha iyi durumda 4 AB üyesi var.
Ancak mal ihracatından daha önemli olan mal dengesi, yani ihracatla ithalatın arasındaki fark. İhracatını düzey olarak bizden fazla artıran 4 ülkenin hepsi ihracat fazlası veriyor. Rakibimiz olan Polonya’nın mesela 2021’in ilk 6 ayındaki ihracatı ithalatından 3,8 milyar Avro daha fazla. Bizde ise durum tam tersi: İhracatımız ithalatımızdan 2,7 milyar Avro daha az.
“İHRACATTA UÇUŞUMUZUN MESAFESİ SADECE 0,001’LİK BİR FARK”
İhracatta uçup uçmadığımızı anlamak için aslında dünyadaki toplam ihracattan aldığımız paya da bakmak yeterli. WTO verilerine göre 2019’un son çeyreğinde dünya ihracatının %1,002’sini yapmışız, 2021’in birinci çeyreğinde ise %1,003’ünü. Uçuşumuzun mesafesi işte bu 0,001’lik fark.
Sayın Cumhurbaşkanı talepte dengeli bir çizgide ilerlediğimizi ve işsizlik oranındaki rekor düşüşün en büyük ispat olduğunu da söylüyor. İşsizlik konusunda bir rekor var ama rekoru kıran Türkiye ekonomisi değil Türkiye İstatistik Kurumu’nun kendisi.