Osmanlı padişahlarının en fazla tartışılanı şüphesiz Vahdettin’dir.
Vatan Haini de dendi, vatan dostu da..
İngiliz uşağı da dendi, mazlum padişah da…
Herkes siyasi konumuna göre değerlendirdi O’nu…
Damat Ferit’i defalarca sadrazam atadığı, Nemrut Mustafa’yı divan-ı harp başkanı yaptığı ve Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’in, Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey’in idam kararlarını imzalayarak O yiğitlerin şahadetine neden olduğu ve Milli Mücadele önderlerinin gıyabi idam kararlarını onayladığı için Vahdettin’e kızdım hep.
İngilizlerin elinde oyuncak olmasını, bir İngiliz gemisi ile kaçmasını hiç affedemedim.
Diğer taraftan da, ülkeden ayrılırken hazineden hiçbir şey götürmediği için takdir ettim.
Gurbet yıllarında yaşadığı vatan hasreti ve parasız hayatı nedeniyle acıdım..
Geçenlerde Vahdettin’in ABD Başkanına yazdığı mektuba rastlayınca O’nun hakkındaki kanaatlerim daha da netleşti.
Vahdettin; mektupta, vatanı kurtaran Büyük Millet Meclisini “İsyancı Fitne” olarak tanımlıyor. Onlardan “dini, kavmiyeti, vatanı belirsiz ve karışık askerlerden ve öteki sınıflardan oluşan küçük bir şer zümresi” diye bahsediyor. Türk Milleti ile ilgili olarak da “hilafetin kaldırılması beş-altı milyonluk Türk kavminin yetki alanı içinde değildir” diyor..
Ve ABD Başkanından yardım istiyor…
Bu mektup, Türk tarihinde bir siyaset adamının yabancılardan yardım isteyen ilk mektubu değildir şüphesiz. Ama muhtemelen, ABD’den yardım istenilen ilk mektuptur…
Bu nedenle de Amerikancı siyaset anlayışının başlangıç noktasıdır.
Mektup, San-Remo'da Padişah Vahdettin tarafından yazılmış ve Halis Reşat Bey tarafından Paris'te bulunan Amerikan elçiliğine teslim edilmiştir.
Elçilik de bu mektubun orijinalini ve İngilizce çevirisini I5 Nisan 1924 tarihli yazısıyla Washington'a göndermiştir.
Mektup Amerika BirleşikDevletleri Ulusal Arşivi'nde 86700/1788 numarada kayıtlıdır.
Aşağıda önce O mektubun bugünkü Türkçe’ye çevrilmiş halini, altında mektubun orijinalinin fotoğrafını, onun da altında mektubun Osmanlıca metnini görebilirsiniz..
Kaynak: Ankara Üniversitesi Dergisi Cilt: 24 Sayı: 37 Sayı 2005 Prof.Dr. İhsan GÜNEŞ: “Vahdettin'in Amerikan Başkanına Mektubu” http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/18/33/254.pdf
Amerika Cemahir-i Müttefikiye Reisi Mösyo Coolidge Cenablarına;
Siyasi olayların ve gelişmelerin tüm iç yüzünü, hangi nedenlerden dolayı Saltanat merkezimi geçici bir süre için terk etmek zorunda kaldığımı biliyorsunuz.
Bu konuda ayrıntılı bilgi sunmayı gereksiz görüyorum. Bu süresiz uzaklaşmamın, babadan kalma sahip olduğum Saltanat ve Hilafet makamından vazgeçtiğim anlamına gelmeyeceği açıktır.
Ankara Meclisi gibi bir isyancı fitnenin bu konuda alacağı tüm kararların geçersiz olacağını bildiririm.
Şöyle ki; İslam Hilafetinin Osmanlı Saltanatından soyutlanması ve ayrılması ve Hilafetin tümüyle kaldırılması dini, kavmiyeti, vatanı belirsiz ve karışık askerlerden ve öteki sınıflardan oluşan küçük bir şer zümresinin kısmen zorla ve kısmen bilgisizlik ve gafletle yönlendirdiği beş-altı milyonluk Türk kavminin yetki alanı içinde değildir. Bu ancak tüm İslam dünyasınca atanan uzman kişilerden oluşan bir meclisin toplanması ve tüm din bilginlerinin ortak kararı ile çözümlenecek büyük bir evrensel sorundur.
İslam bilginlerinin bildiği üzere şeriata aykırı kararlar hangi makamdan olursa olsun sonuçsuz kalmaya mahkûmdur. Bundan başka bu durumun, içinde bulunulan koşullarda İslam dünyasında sonuçları pek vahim olabilecek büyük bir heyecana yol açacaktır. Ayrıca gelişmiş ülkelerin iç güvenliklerine de büyük bir etki yapacaktır.
Hanedanın ileri gelenleri aleyhinde Ankara Meclisi tarafından kabul edilen sürgün ve kovma, emlakine ve bireysel mallarına el koyma gibi haksız kararları hanedanın bireylerini, insan ve kişilik haklarından soyutlar mahiyettedir.
Bu konuda yüce kişiliğiniz ve cumhuriyet hükümetiniz tarafından imkanlar ölçüsünde yapılabilecek yardımları pek değerli sayacağımı açıklamaya gerek yoktur.
Bu vesile ile sağlıklı olmanızı yüce haktan niyaz eylerim.
13 Mart 1924
Mehmed Vahideddin
Amerika Cemiihir-i Müttefike Re'isi Mösyö Kolidec[Calvin Coolidge] Cenaplarına
Vukfı'at ve hiidisat-ı siyasiyenin bi'i-cümle ledunniyyiitına nüfuz-i vukıf-ı siyasileri der-kar olan zat-ı asilaneleri nezdinde ne gibi esbiib-ı vesaik-i mücbirelerinde makarr-ı saltanatımı bir müddet-i muvakkate içün terk etmekde muztar kalmış olduğum ma'ınm olduğu bedihi olmasıyla bu babda arz-ı hal ve tafsilata lüzum görmüyorum.
Bu müfiirakat bi'l-ırs ve' i-istihkak hii'iz olduğum saltanat ve hilafet makamından feragatimi mutazammın olamayacağı bedi'hi ve aşikiir olub Ankara Meclisi gibi bir fıtne-i bagiyenin buna dair vaki olan ve vuku'bulacak bi'l-cümle mukarreratı ka'in-i lem yekun hükmünde olduğu vareste-i arz ve beyandır.
Ez-cümle hilafet-i İslamiye'nin Saltanat-ı Osmaniye'den tecri'd ve tefriki ve hilafetin külliyen ilgası gibi dini, kavrniyeti, vatanı meşkûk ve mahlut askeriyeden ve sunıf-ı safireden mürekkeb bir şer zümre-i kam ile kısmen cebr ve ikrah ile kısmen cehl ve gaflet ile sevk edilen beş altı milyonluk malum Türk kavminin daire-i selahiyeti dahilinde olmayıp bu ancak bütün alem-i İslam tarafından tayin olunan erbab-ı ihtisasdan mürekkeb bir meclis akd ve İcmii-ı ümmet ile hal ve fasl edilecek bir mesele-i uzmii ve iilem-şümuldur.
Ulema ve İslamın ma'lumu olduğu veçhile ahkam-ı şer'-i şerre mugayir mukarrerat her ne makamdan siidır olur ise olsun mahkum-ı akametdir. Bundan ma'ada ahviil-i hazırada meşhud olduğu veçhile alem-i islam'da neticesi pek vahi'm olabilecek ber-nehc-i azi'm ,kalsına müstaid ve mesail-i sa'ire-i siyasiyeye ve asayişden ve milel üzerine te'si'r-i azi'mi kaviyyen melhuzdur.
Başkaca erkan-ı hanedanın aleyhinde Ankara Meclisi tarafından bu kere ittihaz edilen nef ve tagri'b ve müsadere-i emlak ve emval-i hususiye ve şahsiye gibi tedabir ve mukarrerat aza-yı hanedanımı hukuk-u insaniye ve şahsiyelerinden tecri'd mahiyetinde olmasıyla bu babda zat-ı asi'laneleri ve hükumet-i Cumhuriye tarafından bi'kfi'l imkan dairesinde vaki' olabilecek mazhariyetin pek kıymetdar telakki edileceği müstefi-i beyandır.
Bi'l- vesile devam-ı afiyetlerini cenab-ı hakdan niyaz eylerim.
Fi' 13 Mart sene 1924
Mehmed Vahideddin