MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Süleyman Şah Saygı Karakolu'nun tahliyesi için gerçekleştirilen Şah Fırat Operasyonu hakkında açıklama yaptı. Bahçeli, yazılı olarak yaptığı açıklamasında "Türk vatanın mukaddes bir parçası, ayrılamaz ve koparılamaz bir uzantısı olan Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolu dün akşam saatlerinde AKP Hükümeti tarafından korkakça yüzüstü bırakılmıştır. Türkiye'nin şah damarı kesilmiş, sınırlarımız dışındaki ecdad yadigârı toprak teröristlerin tehdit ve şantajıyla zoraki terk edilmiştir. AKP Hükümeti en sonunda bunu da yapmış, böylesi bir kokuşmuşluğun tarafı da olmuştur" ifadelerini kullandı.
MHP Lideri Bahçeli'nin Şah Fırat Operasyonu'na ilişkin yaptığı yazılı açıklaması, şu şekilde:
"Türk vatanın mukaddes bir parçası, ayrılamaz ve koparılamaz bir uzantısı olan Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolu dün akşam saatlerinde AKP Hükümeti tarafından korkakça yüzüstü bırakılmıştır. Türkiye’nin şah damarı kesilmiş, sınırlarımız dışındaki ecdad yadigârı toprak teröristlerin tehdit ve şantajıyla zoraki terk edilmiştir. AKP Hükümeti en sonunda bunu da yapmış, böylesi bir kokuşmuşluğun tarafı da olmuştur. Dün akşam 21.00 itibarıyla başlayan geri çekilme acizliği ve kaçma hareketi eş zamanlı olarak sürdürüldüğü iddia edilen iki operasyonla tamamlanmıştır. AKP’nin, milletimizin haysiyeti, devletimizin itibarını iki paralık etmesi hafife alınamayacak bir zillet, görmezden gelinemeyecek bir rezalettir. Aziz ecdadımız Süleyman Şah’ın ruhu kahredilmiş, yaşanmış Türk asırlarının mirası linç edilmiş, milletimizin ihtişam ve kudreti yerin dibine geçirilmiştir. Yaşananların Türkiye’nin yörüngesini değiştirecek, milli beka ve birliği derinden etkileyecek sonuçlar doğurması kaçınılmazdır. AKP Hükümeti milli emanet ve değerleri katletmiş, vatana ve bayrağa alçakça kast etmiştir. Korkaklığın ismine ‘Şah Fırat Operasyonu’ diyen Başbakan ve milli ahlaktan yoksun bürokratları; gerçekte ‘Al At, Ah Mat Operasyonu’na imza atarak Türk devlet gelenek ve felsefesini harabeye çevirmişlerdir. Gelişmeler hazmedilemeyecek bir felaketi, kabullenilmeyecek bir yozlaşma ve erimeyi resmetmektedir. Türk milleti her tehdit karşısında yurdunu bırakacak kadar yenilmiş, ruhen ve ahlaken çökmüş bir insan topluluğundan ibaret değildir. Türkiye milli ve tarihi emanetlerini savunamayacak kadar zayıf, çürük, temelsiz, onursuz bir devlet de olmayacaktır. Gerek Başbakan’ın, gerek Genelkurmay Başkanlığı’nın, gerekse de Cumhurbaşkanı’nın konuyla ilgili açıklamaları pişkinliğin, utanmazlığın ve acziyetin özetidir. Özellikle Genelkurmay Başkanlığı’nın ‘geride değerli emanetler bırakılmadı’ diyecek kadar vatan şuurundan uzaklaşması, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın başarıdan bahsetmesi milli vakara yönelik açık bir cinayettir. AKP zihniyeti, geçtiğimiz yıl aldığı tezkere yetkisiyle milli güvenliğimizi ve özellikle Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolu’nu korumakla görevlendirilmiştir. Ne var ki Hükümet, ecdadımızın emanetlerini çuvallayarak hem kaçmış hem de kaçırmış, nitekim Türkiye’nin saygınlığına, yaptırım ve caydırıcılık vasfına ağır darbe vurmuştur. AKP vatanımızın her köşesinde ay yıldızlı al bayrağı indirmiştir. AKP vatanımızın her yöresini terörist ve hainlere teslim etmiştir. Türk tarihinde böyle bir pespayelik, böyle bir nankörlük, böyle bir mağlubiyet psikolojisi görülmemiştir. Milliyetçi Hareket Partisi, ülke gündemini değiştirecek ve yakın tarihin en vahim çürümüşlüğü olarak yorumladığı geri çekilme vakasının üstüne tavizsiz gidecek, konuyla ilgili gelişmeleri titizlikle takip edecektir. Unutulmasın ki büyük ecdadımız Süleyman Şah’ı dizilerde gösterip manevi emanetlerini dize getirenler milli vicdanlarda mahkûmiyetten kurtulamayacaklardır. Yine unutulmasın ki, Türk milleti mücadele etmeden, kan dökmeden, bedel ödemeden hiçbir vatan toprağından, hiçbir kutsal ülküden vazgeçmemiştir. Ayrıca AKP’nin ‘Al At Operasyonu’ sırasında şehit olan vatan evladımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, ailesine ve aziz milletimize başsağlığı temennilerimi iletiyorum"