Türkiye ne yazık ki inat ve ısrarla uyguladığı yanlış Suriye politikasının sancısını çekmekte!..

Türkiye Suriye politikasında iki seçenekle karşı karşıyadır.

1- Ya ABD-İsrail-PYD-PKK ile işbirliği yapıp Suriye’nin içinde bir Kürt oluşumuna zorunlu ve çaresiz olarak “EVET” diyecek,

2- Ya da Rusya-İran ve Esad ile iş birliğine gidip işi Türkiye lehine çözmeye çalışacak.

Ama öyle görünüyor ki, Sn. Erdoğan ve AKP’nin Esad takıntısı ikinci şıkka engel.

Türkiye ne ABD’den kopabilmekte nede Kürt oluşumuna evet diyebilmekte!..

Peki! Sn. Erdoğan ve AKP bu gel-git politikaları ile nereye varabilecekler? Nerede duruyorlar kesin belli mi?

Şunu herkes iyice bilsin ve akıllarının bir kenarına yerleştirsinler ki Suriye, Türkiye’nin ayağında bir PRANGADIR.

Önemli olan Türkiye’nin, bu prangadan nasıl ve ne şekilde kurtulacağı.

Suriye’deki karmaşa ve belirsizlik Türkiye’nin demografik yapısını da tehdit etmektedir. Türkiye’ye gelen Suriyeliler, doğurganlığı yoğun yaş gurubundalar. Bu da gelecekte Türkiye’nin tahmin edemeyeceği bir problemin adım adım yaklaştığının resmidir.

Ayrıca Suriyeliler'e harcandığı söylenen 30-35 milyar Dolar’ın Türk ekonomisine doğrudan harcandığını bir düşünün; bu parayla neler neler yapılmazdı?

Sn. Erdoğan ve AKP’nin kurmaylarına; “Irak’ta Saddam devrilmeseydi, Suriye’de Esat güçlü ve etkin olsaydı; güney sınırlarımız böylesine güvensiz ve endişe verici olur muydu?” sorusunu sormak gerek.

Acaba cevapları ne olur merak etmekteyim.

Siyasetçiyi perişan eden kuru inattır. Devlet inatla değil akıl ve işlek zekâ ile yönetilir.

Esad’a merhaba desek, ilişkilerimizi düzeltsek, Esad’ın davetiyle Suriye’de eylemler yapsak daha mantıklı ve daha hukuki olmaz mı?

Evet girişteki sorumuzu tekrar soralım: Türkiye ayağındaki Suriye prangasından kurtulmak için ABD, İsrail, PYD ve PKK ile zorunlu iş birliği yapıp Suriye’de bir Kürt oluşumuna kerhen EVET mi demeli yoksa; Rusya, İran ve Esad ile iş birliği yapıp prangadan tamamen kurtulmalı mı?

Sizce mantıklısı ve akıllıca olanı hangisidir?

Devlet adamı, olaylara göre değil, geleceği ve sonuçlarını görerek ve iyi okuyarak akıllıca bir siyasetle işi kotarandır. İçte birlik ve dirliği sağlamak da bir başka başarı seçeneğidir.

Esen kalınız...