Hiçbir ön inceleme ve araştırmaya gerek görülmeden, sınırlarımızı ardına kadar açarak yurdumuza aldığımız dört milyona yakın insanın adıdır Suriyeli.

Kimi AKP ve Erdoğan sever arkadaşlar, bunları 'muhacir' görmekteler, Türkün misafirperverliğini göstermeliyiz demekteler ve Mekke’den Medine’ye hicret edenlerle denk görmekteler. (Ensar-Muhacir benzetmesi yapmaktalar ki, çok sakat bir benzetme.)

Bir yere kadar haklı olabilirler.

Mekke’den Medine’ye göç eden Müslümanlar'ı Medineliler evlerine alıp misafir etmişlerdi. Suriyeliler ise devletin sırtına ekonomik, asayiş ve ahlak sorunu olarak yük konumundalar.

Tutarlı, mantıklı ve akıllı bir göçmen politikamız olmadığı için, Suriyeliler'i ülkenin başına dert ve problem etmiş vaziyetteyiz.

Kimi şehirlerde Suriyeli nüfus yerli nüfustan fazla, kimi şehirlerde de yerli nüfusu tedirgin edecek boyuta ulaşmıştır ki; her iki durumda büyük sıkıntılara gebedir.

Örnek olarak verirsek:

Kilis nüfusunun yüzde 82.31’ i Suriyeliler'den oluşmaktadır. Yani her 100 Kilisli'den seksen biri Suriyeli'dir.

Hatay’ın yüzde 26.78’i, Gaziantep’in yüzde 21.94’ü, Şanlıurfa’nın yüzde 21.13’ü, Mardin’in yüzde 11.11’i Suriyeli göçmenlerden oluşmaktadır.

Bunlar devletin resmi rakamlarıdır.

İçişleri Bakanı S. Soylu’nun ifadesine göre Yüz bine yakın Suriyeli'ye T.C kimliği verilmiş yani Türk vatandaşı yapılmış. Bunların 45 bin'i çocuklarmış.

Beş milyona yakın Suriyeli'nin barınma ve doyurulma işi kolay mı?

Ekonomiye yük, şehirlere yük, asayişe yük, ahlaka yük değiller mi?

Kaldı ki bunların ekserisinin de tehcir esnasında Suriye’ye gönderilen Ermeniler'in torunları olduğu söylenmekte. Ne kadar doğru bilinmiyor. Pek çok insanımızın dediğine göre, cami ve Cumalarda pek yoklar, sünnet adetleri de görülmemekte imiş.

Yine yaygın söylentiye göre Esat, “Ülkemde ne kadar yaramaz, geçimsiz, ahlaksız, yasadışı işlerle uğraşan varsa hepsini Türkiye’ye yolladım” demekte imiş. Bu söz gerçek mi? Yarının Türkiye’sinde Suriyeli mafyaların dolaşmayacağının garantisi var mı?

Bu insanlar, üreme fabrikası gibiler. Biri elinde, birisi çocuk arabasında, birisi de karnında. Boş yok.

Devlet hastanelerinin kadın-doğum bölümleri bunlarla dolup taşmakta!..

Bazı AKP’liler, “Suriyeliler olmasa ekonomimiz çöker” türünden akla ziyan beyanlarda bulunmaktalar ki, ne kadar mantıksız, ayıp!..

Ekonominin resmi ortada değil mi? Yaz sıcağında doğalgaza yüzde 14.97, çaya yüzde 15, şekere yüzde 15 zam ile memur ve emeklisine öngörülen 4+4 zam neyin habercisi?

Ekonominin alarm verdiğinin değil mi?

Lütfen bu insanlar, ülkenin problemi olmadan gereken önlemler alınmalı ve ülkelerine iade edilmelidir; nüfus yapımız da bozulmadan.

Esen kalınız.