Andımıza karşı çıkanlara ithaf edilmiştir.

***

Ülkemizde öyle insanlara rastlıyoruz ki, bu insanlar ilk fırsatta samimi Müslüman postuna bürünerek Türkiye’de “Türk” milli kimliğini sorguluyorlar. Başka Müslüman toplumları öne çıkarırken, Türk dünyasından bahsedilince akıllarına hemen Müslüman olmayan Gagauz Türkleri geliveriyor.

Bunlar milliyetçilerin içinde dini yaşantısı zayıf olanları bulup buluşturup önümüze örnek olarak koyuyorlar. Atatürk başta olmak üzere Türk devlet adamlarının içtikleri içkiden veya yaptıkları zamparalıklardan dem vuruyorlar.

Bu insanlar ile sohbete tahammül edersek, Türk asıllı olmadıklarını ağızlarından alıveriyoruz. Bir yandan Türk olmak önemli değil önemli olan Müslüman olmak derken öte yandan ne asıllı olduklarını da söyleyiveriyorlar. Biz de onlar için sadece Türk olmanın önemli olmadığını kabul ettikleri diğer milli kimliğin pekala daha önemli olduğunun farkına varıyoruz. Bir adım ötesinde irşat etmekten, tebliğ görevinden bahsediyorlar.

Bunlar örneğin aslen Arnavut, Gürcü, Kürt, Arap hatta Ermeni olduklarını bile İslam şemsiyesine sığınarak söylerken nedense irşat ve tebliğ görevlerini Türk olanı ötekileştirerek öne çıkarmakta hiç çekince görmüyorlar.

Gürcü ve Laz asıllı olanlar, Karadeniz’in doğu kesimlerinden çeşitli dönemlerde batı bölgelerimize yerleştiler. Bu göçün önemli bir bölümü Karadeniz’de yaşanan Rus işgali zamanında oldu. Gidin Gürcistan’a orada soydaşlarınızın önemli bölümü hala Hıristiyan, onları irşat edin.

Çerkez asıllı olanlar Rus zulmünden yaka silkip gemilerle Karadeniz’i geçerek bu topraklara sığındılar. Bizim atalarımız da onları bağrına bastı. Aralarında göç yolunda Müslüman olanlar bile oldu. Gidin Kafkasya’ya halen Kafkasya’da Hıristiyan akrabalarınız var, Ata topraklarınız Rus işgalinde hem oraları kurtarın hem de akrabalarınızı irşat edin.

Ermeni asıllı olanlar, çeşitli dönemlerde değişik vesilelerle Müslüman oldular. Gidin Ermenistan’a orada soydaşlarınızın hepsi Hıristiyan, gidin onları irşat edin.

Arap asıllı olanlar zaten Emevi döneminden beri Anadolu’ya yerleştiler. Gidin Arap ülkelerine Lübnan’da Hıristiyan Maruni Araplar, Mısır’da Hıristiyan Kıptiler, Umman’da bütün Müslümanları tekfir eden Harici Araplar var. Cezayir’de Harici “İbadi”ler var. Yüce fikirlerinizi onlara tebliğ edin, onları irşat edin.

Yahudi asıllı olanların bir bölümü kendilerini ihtida etmiş olarak gösterip Endülüs kaçkınlığından itibaren aramıza yerleştiler. Gidin İsrail’e Müslümanlara onlarca zulmü reva gören, İslam topraklarına el koyan soydaşlarınıza yaptıkları zulmü hatırlatın İslam adına onlarla mücadele edin, onları irşat edin.

Yunan asıllı olanlardan bir bölümü İslam dinini seçerek toplumumuza karıştılar, halen Anadolu’da Rum dönmesi aileler komşuları tarafından bilinirler. Gidin Yunanistan’a orada hemen hemen bütün Yunanlar Hıristiyan hem de homoseksüellik almış yürümüş gidin soydaşlarınızı aydınlatın, onları irşat edin.

Bize göre Pomaklar Türk asıllıdır. Ancak, bazıları onları Müslüman Bulgar olarak kabul ediyorlar. Pomaklar, Balkan savaşlarından sonra değişik dönemlerde Anadolu’ya sığındılar. Kendilerini Bulgar olarak kabul edenler için söylüyoruz. Gidin Bulgaristan’a Hıristiyan Bulgarlar azmış sapıtmış durumdalar. Onlara el uzatın, onları irşat edin.

Arnavutlar, Osmanlının Balkanları fethi ile birlikte Müslüman olmaya başladılar. Balkanlar elden çıkmaya başlayınca onlarda soluğu Anadolu topraklarında aldılar. Gidin Arnavutluk’a, gidin Kosova’ya Arnavutların üçte biri Katolik ve Ortodoks Hıristiyan onları irşat edin.

Boşnaklar, Türk milli kimliğine en bağlı unsur olarak öne çıkıyorlar. Ancak onların içinden de Slav kökenli dilleri vasıtasıyla ayrımcı düşüncede olanlar var. Boşnaklar, Osmanlı egemenliği altında oldukları dönemden beri Trakya ve Anadolu’ya yerleşmektedirler. Gidin Bosna-Hersek’e ülkenin dörtte üçü Müslüman Boşnaklar ile aynı dili konuşan Ortodoks Hıristiyan Sırp ve Katolik Hıristiyan Hırvatların elindedir. Üstelik Sırplar yüzbinden fazla Boşnağı hem katlettiler hem de ırzlarına geçtiler, gidin kafir Sırp ve Hırvatlar ile savaşın veya onları irşat edin.

Kürt olduklarını öne çıkaranların içinde Türk ve Ermeni asıllı olanlarda bulunuyor. Ama Kürt olduklarını kabul etsek dahi bunlar Yavuz Sultan Selim ve Abdulhamit zamanında kuzeye göç ederek Anadolu’ya yayıldılar. Gidin Kuzey Irak’a orada yezidi Kürtler, Hıristiyan Kürtler ve Yahudi Kürtler var. Hatta Barzani ve avanesi laik/seküler anlayıştalar. Atatürk’ü dilinize dolayacağınıza onları ıslah etmeye çalışın. Gidin güneydoğuya orada marksist-leninist, ateist, pozitivist dünya görüşlü pkk terör örgütüne taban oluşturanlar var, onları irşat edin.

Hatta bunların içinde bıraktıkları sakallarını ve taktıkları takkelerini göstere göstere metafiziği yani Tanrı ve ruh ile ilgili fikirleri reddeden Marksist ideoloji ile kurulmuş olan bölücü örgütün leşlerinin cenazesine katılanlar oluyor. Belli ki bu leşleri şehit hükmünde sayıyorlar, onların cenazesine katılarak dine hizmet ettiklerini düşünüyorlar.

Şimdi onlar ve benzerleri için gerçekten dine hizmet ve tebliğ görevlerinin adresini tanımlayacağız.

Bu insanlarımızın değişik dönemlerde Anadolu’ya göç ettikleri yani muhacir oldukları aşikardır.

Müşriklerin zulmünden kaçan Müslümanlar Mekke’den Medine’ye hicret etmişler ve “Muhacir” olarak adlandırılmışlardır.

Muhacirler tabi olarak İslam dinini yaymayı hedef edinmişlerdi. Ama bu irşat faaliyeti Müslüman olmayanlara yönelik olarak devam ediyordu. Ülkemize gelen muhacirler için böyle bir durum söz konusu değildir. Çünkü Türkiye’deki Türkler çok büyük ekseriyetle zaten İslam dinine inanmaktadırlar.

Medine’ye yerleşen Muhacirlerin asıl hedefleri Mekke’yi fethetmekti. Amaçları, ülküleri buna yönelikti, yoksa amaçları Medine’de bozgunculuk yapıp insanları ötekileştirmek değildi.

Biz de ki azınlık ırkçısı sözde Müslümanlara hatırlatmak istiyoruz. Madem İslam bilinciniz o kadar kuvvetli işte size Mekke örneği…

Sizin Mekke’niz geldiğiniz topraklardır, kendinizi ait hissettiğiniz millettir. Gidin kendi Mekke’nizi fethedin.

Bizi rahat bırakın. Merak etmeyin en fazla, en samimi, en fedakar Müslüman yine Türklerden çıkar. Eğer aramızda yanlış yolda olanlar varsa bırakın onları da biz irşat edelim.

Eğer samimi iseniz böylece herkes İslam dinine hizmet etmiş olacaktır. Ha itiraz seslerinizi duyar gibi oluyoruz. Söylemeyeceksiniz ama Türkiye’de ki rahatı nerede bulacağınızı düşünüyorsanız kendi samimiyetinizi sorgulayabilirsiniz.

***

Her zaman dile getirdik, yine tekrar edelim! Bize göre Türk bir üst kimliktir ve kendini Türk hisseden Türk’tür. Esas ayırımcı lokal unsurları öne çıkaranlardır.

Sözümüz Türkiye’de saydığımız insanlar arasından olup ayrımcılık yapmayan özellikle Türk kavramı üzerinde birleşenlere değildir.

Sözümüz hangi etnik gruptan olursa olsun, her fırsatta kendi alt kimliğini öne çıkaran art niyetlileredir.