Trabzon'da bir şehir efsanesi!
Şehir efsaneleri çarpıtılmış, abartılmış ve heyecan katılmış hikâyelerdir…
Bazı olayları hikayeleştirmek; ne düşünülmesi isteniyorsa o doğrultuda algı yaratmak, siyasetin en çok kullandığı propaganda yöntemlerinden oluyor.
Bilgilenmek ve sorgulamak gibi bir alışkanlığımız olmadığı için de, hikâyelere hemencecik inanmak gibi bir durumumuz söz konusu.
Son yıllarda dilden dile dolaşan efsaneleştirilmiş hikâyelerden biri de Şehir Hastaneleri… Onay veren de, itiraz eden de konuyla alakalı çok fazla bilgiye sahip değil. Olayı yazmamdaki amacım, neler olup bittiğini gözden kaçırmış olanları, bir nebze olsun uyandırmak ve bilgilendirmek.
Şimdi, Trabzon da dahil olmak üzere toplamda 41 tane olması hedeflenen “Şehir Hastaneleri” gerçeğine ve hastanenin Trabzon’daki işleyişine bir bakalım!
Daha önce (1 Temmuz 2017) Kıyı Kanununda yapılan değişiklikle, Trabzon’da, dolgu alanının üzerine ve stadyumun yanına bir şehir hastanesi yapılabilmesinin önü açılmıştı.
Yüksek Planlama Kurulu’nun 11 Nisan 2018 tarihli kararıyla da, Trabzon Şehir Hastanesi projesi onaylandı.
Peki proje nasıl işliyor?
1) Şehir hastaneleri, bedelsiz olarak şirketlere tahsis edilen hazine arazileri üzerine şirketler tarafından yapılır.
2) 6428 sayılı Kanuna göre şehir hastanelerinin kiraları döner sermayeden ödenir. Hastanenin döner sermayesi yetmezse Sağlık Bakanlığı bütçesinden ya da Hazine'den karşılanır.
3) Bu hastanelerde Sağlık Bakanlığı kiracıdır. Kiracı olmasının yanı sıra Şehir Hastanesini inşa eden şirketten hizmet satın alır. Ve şirketlere en az 25 yıl boyunca kira ve bina bakım parası öder.
4) Şirketler (ya da yüklenici firma/firmalar) hastane içi ve çevresinde yaptıkları tüm ticari işletmeleri kendileri işletirler.
5) Şehir hastanelerinin yapılmasına “yapılacak hastanedeki yatak sayısı kadar mevcut hastanelerden azaltılması ya da mevcut hastanelerin kapatılması kaydıyla” izin verilmektedir. Şehir hastanesi kurulan illerde bir adet yeni bina yapılırken mevcut hastaneler kapatılmakta, böylece yeni hasta yatağı oluşmamaktadır. Çünkü Sağlık Bakanlığı, şehir hastanelerine %70 oranında doluluk vaat ediyor.
6) Şehir hastaneleri için Sağlık Bakanlığı ile şirketler arasında imzalanan sözleşme özel hukuka tabi, Sağlık Bakanlığı, kanun gereği ortağı olan şirkete ödenecek kamu kaynağını kamuya açıklayamıyor. Sağlık Bakanlığı'na göre kira bedelleri “Ticari sır”.
7) Yapılan hesaba göre, 18 şehir hastanesi için yılda ödenecek kira bedellerinin toplamı 3 milyar lirayı geçmiş durumda… Sadece 32 şehir hastanesi tamamlandığında, kira bedelinin yaklaşık 5 milyar TL olması bekleniyor.
Aslında bu sistem bize hiç yabancı değil, daha evvel “köprü, tünel, yol gibi” projelerde uygulanan “yap-işlet-devret” modeliyle aynı. Böylece Şehir Hastaneleri ile, sağlıkta piyasallaşmış oluyor… (Bir not: İngiltere'de uygulanmış ve İngiliz Sağlık sistemini çökertmiş bir sistem.)
Kendi yorumumu katmadan Şehir Hastanelerinin genel durumunu anlattım. Bundan sonrası özellikle “Şehir Hastaneleriyle” halka hizmet ettiklerini iddia edenlere düşüyor. Trabzon’a neyin ne olduğunu, hastanenin maliyetini, getirilerini ve götürülerini anlatmaları, nihayetinde de, halkın önceliklerini öğrenmeleri gerekir.
Ben söyleyeyim; Trabzonlu hasta olmamak, sağlıklı kalabilmek derdinde... Bunun için de özellikle annelerin içini rahatlatacak, gençlerine gelecek vadedecek yatırımlar bekliyor. Toprağıyla kucaklaşırken, ürettikleri değerlensin istiyor. “Fındığımın efendisi, kentimin (deremin, yeşilimin, yaylamın) söz sahibi ben olmalıyım” diyor.
Dolayısıyla hastane projesi, aklıselim vatandaş tarafından asla, gerçek bir hizmet olarak görülmüyor. Bölgeye de heyecan vermiyor.
Trabzon'da diyorlar ki; Asıl mesele, parayı ve aklı yerinde kullanmaktır.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.