Türk (OUT), Kürt (IN)
Türk (Out), Kürt (In)
Anadolu’ya ilk gelen ve yerleşenler Yörükler, Türkmenlerdi. Selçuklu İmparatorluğunun omurgasını Oğuz boyları meydana getiriyordu. Konar-göçerler, Osmanlı İmparatorluğunun kuruluş yıllarına kadar Anadolu’nun efendisi idiler. Osmanlı İmparatorluğu kuruluşu sırasında ve Balkan fetihlerinde gene Türkmen ve Yörükler ön planda idi. Ne zaman padişahların mezhepleri bozuldu işte olanlar ondan sonra oldu. Gayrı-müslüm hatunlardan meydana gelen çocuklar padişah oldu, devşirmeler askerlik ve bürokraside yer aldı ve Türkler ikinci sınıf vatandaş olarak itelendi, ötelendi. Sadece askere alma ve vergi toplamada anımsandılar. Öyle ki Türklere kötü gözle bakmaya başlandı. Saray dili, halk dili olarak dilde ikilik yaratıldı. Öz Türkçeyi konuşan kırsal kesim ile ne idüğü belirsiz diller karması olan Osmanlıca’yı konuşan payitaht arasında anlaşma zorluğu, bir birini anlamama gibi sorunlar ortaya çıktı. Arapça, farsça sözcükler bölüğünden Osmanlıca oluştu.
İstiklal Savaşının ardından, halkın birbirini anlayabilmesi için dilde birlik çalışmaları başladı. Aynı çalışma tarih alanında da yapıldı. Türklük kişiliğini ve kendini buldu. Maalesef günümüzde ise Neo-Osmanlıcılık akımı başlatıldı. Türk olmak aşağılandı. Ağzından Türküm sözcüğü çıkmayan çok sayıda insan türedi. Bugünlere gelindi. Ben Türküm diyenlere başka gözle bakılmaya, horlanmaya başlandı. Irkçılıkla suçlandı. Şimdiye kadar ben Kürt’üm diyemediği için karın ağrısı çektiğini ifade edenler oldu. Artık Türklük OUT, Kürtlük IN hedefi ortaya kondu.
Beyler kendimize gelelim, ne yapıyoruz, nereye gidiyoruz. Siz hiç Kürdüm dediği için horlanan insana rastladınız mı? Öyle olmuş olsa idi Türkler ne Kürtlerden kız alır ve nede kız verirlerdi. Çoğumuzun Kürt kökenli yakını vardır. Ayrımcılık siyasi ve yapay olarak ortaya atıldı, körüklendi, körüklenmeye devam ediyor. Büyük bir cüretle Türklüğe saldırılıyor. Aklımızı başımıza alalım. Çıkarcıların yarattığı ve nemalandığı Türk-Kürt ayrımı karşısında soğuk kanlı olarak Kürt vatandaşımızın PKK’lı olmadığını haykıralım. Onlardan da aynı anlayışı biz bekleyelim. Çıkar uğruna halkı bir birine düşüren, şimdiye kadar Türk bayrağı altında, Türk vatandaşı olarak , T.C’nin tüm nimetlerinden faydalanan ve faydalanmakta olan aklıselim Kürt kökenli Türk vatandaşları da en az bizler kadar endişeli ve geleceğin toz duman olduğunu görüyorlar. Halkımız bunu anlamalı, anlamak zorunda. Ümmetçi politikaların hedefinin Türklüğü yok etmek olduğunu her zaman hatırlasınlar ve siyasi söylemlere bakarak rehavet içinde olmasınlar. Atalarımız ‘’Su uyur, düşman uyumaz’’ derken her halde bugünleri görerek söylemiş olsalar gerek.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.