Türkiye bölündü!
A+A-
- Yapma yav, ne zamandır? * Hayli zaman; yarım düzine yıldır..
- Peki, nasıl oldu? * Kolay oldu, göstere göstere geldi; Sağ & Sol mevzusu da öyle gelmişti.
- Tüüü! Kaça bölündü? * Ucuza bölündü; klasik menfaat ve rant..
- Yani kaç parçaya bölündü diyorum? * Ne önemi var!
- Çok merak ettim? * Şimdilik 2 parça..
- PKK mı yaptı ki? * Yok, ne PKK’sı! Bölücü örgütler doğrudan karşıda yer tuttukları için tehlikeleri aleni ve sınırlıdır.
- Eee? * Ama siyasetçi örgütler hem içe oynarlar hem içten oyarlar.
- Nası yani? * Konsolide diye kutsanmış bir kelime var; iktidar mevcut konumunu sürdürmek için, muhalefet de sıra bize gelsin diye seçmen kitlesini galeyana getirirler.
- Soona? * Sonra: "Galeyan geldi mi, mantık savuşurmuş.", "Vardı aklından o gün her kimi gördümse zoru."
- Bu kimin? * Mehmet Âkif’in. "Allah bir daha bu millet yazdırmasın!" dediği İstiklâl Marşı’ndan tam 9 yıl önce yazmış bunları ‘Süleymaniye Kürsüsünde’n.
- Vay canına! * Vay vicdanına bu toplumun!
- Toplumla ne ilgisi var be abi?! * Devamı da var: "Kim ne söylerse, hemen el vurup alkışlayacak / -Yaşasın -Kim yaşasın? -Ömrü olan. Şak! Şak! Şak!"
- Bu ne ayak? * Tencere & Kapak. Ne diyor Doğan Kuban: "Câhil toplumun ahlâklı olması zor."
- Ne cahili abi, herkes olmuş şam şeytanı! * Zaten mesele de o; başkasının dalını kesiyorum diye herkes kendi bindiği dalı kesiyor.
- Nası nası? * Câhil kelimesi temelde azgınlığı ve aşırılığı imler, özellikle de davranış yobazlığını ve saldırganlığı; bu yüzden câhilin karşıtı âlim yada tahsilli değil halîm yahut medenîdir (Bkz. TDV İslâm Ansiklopedisi “Cehâlet” maddesi, müellif: Mustafa Çağrıcı). Yoksa ‘Ebu Cehil’ lâkaplı Amr b. Hişam iyi eğitim almış bir Mekke kodamanıydı.
- O değil de bu seçimde kime oy verelim? * Niye sordun?
- Sen bu işleri bilirsin daa.. * Ulen köftehor; her seçimde hem soruyorsun hem de en verilmeyecek olana veriyorsun.
- Yok valla:) * 14 yıl önce yazmışım: "Herkes Kendini Seçer" yani herkes kendisi gibi olana oy verir.
- Cumhur mu, Millet mi? * Önce asgarî nezaket ve âdâb-ı muaşeret, peşi sıra birbirini düşman bellemeyen ve Jacinda Ardern gibi gelince gitmeyi, her zaman halktan biri olarak kalabilmeyi, farklılıkların farkındalığıyla empatide öncü olabilmeyi becerebilen bir zihniyet.
- Ama seccade falan.. * 800 bin kilometrekarelik, 95 milyonluk (10 milyonu son 12 yılın KDV’si); üç tarafı denizlerle, dört bir tarafı devâsa sorunlarla çevrili bir ülkede ve insanlar geçim derdiyle derbeder olmuşken, Ramazan hâricinde mübârek 11 ayları da yarı oruçlu geçirirken seccade ne lan!
- Abi ne kızıyon ya! * ‘Oku’ diye başlayan bir dinin kitabından daha 1 sayfa okumamışsın, ehl-i kitap numarası mı yapıyorsun kitapsız!
- Abi camide mukabele okurlarken biraz dinlemiştim. * Asıl siyasetçi senmişsin meğer. Zaten okur ve anlamaya başlarsan yaptığın birçok çakallığı yapamazsın di mi ya.
- Estağfirulla:) * Bana bak çekirge; yalana ara sıra doğru kat da yalancılıkta okeye döndüğünü demeyelim.
- Abi kime vereceğini de desene. * Lâftan da alınmaz benimki! Oğlum kaç seçimdir demişim; "Ben oyumu herkes’e vermiyorum", artı bi camide (26.03.2009) bi kahvede (19.09.2018) söylemişim; "Ben oyumu yalnızlığa veriyorum" ve "Ben oyumu vicdana veriyorum".
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.