ÜLKE SAVAŞTA BEYLER BAŞKANLIK DERDİNDE
ÜLKE SAVAŞTA BEYLER BAŞKANLIK DERDİNDE
Irak ve Suriye’de durum nedir?
Her iki ülkede parçalanmış, toprak saksı gibi dağılmıştır.Toprakları farklı radikal grupların eline geçmiştir. Japon yapıştırıcısı bile bu kırılmışlığı, dağınıklığı yapıştıramaz. Görünen o ki: Ne Suriye eski Suriye ve ne Irak eski Irak olacaktır. Barış görüşmesi safsatası altında katliamlara göz yumulmakta süper güçler kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmekteler. Kim güvenilir kim değil, ortalık toz duman. Ateşkesin bile sağlanamdığı bu otamda Türkiye ne yapacak sorusuna yanıt aramak biraz safça olur. Türkiye ateş çemberinin içine girmiş durumda. Süper güçler karşılıklı dans ederken, Türkiye’nin bende varım diyerek ve zoraki olarak oyuna dahil olması hiçte iç açıcı durum değil.
Irak ve Suriye topraklarında kimler fink atıyor? Neden?
Amerika, Rusya, İngiltere, Almanya, Fransa, İsveç, İsrail, Ermenistan, Arabistan, Katar ve irili ufaklı çok sayıda devlet/devletcik. Bölücü örgütler ise bulamadıkları fırsatı yakalamış maddi ve menevi yardımlar alıyorlar. Palazlandıkç palazlanıyorlar. Ortadoğu petrollerine sahip olmak için maşalar, piyonlar ortalıkta geziyor. Kim kiminle belli değil. Ve Türkiye böyle bir yangının içinde bulunuyor.
Vatandaş can derdinde, siyasiler başkanlık derdinde. Türkiye ne yapmak istiyor? .
Muhalefette iktidarın peşine takılmış başkanlık, referandum rüzgarına kendini kaptırmış. Kraldan çok kralcı. Halbuki ateş çemberi içindeki Türkiye’ye barış nasıl gelir, nasıl katkıda bulunurum yerine yapay gündeme körükle iştirak ediyor. Yurt güvenliği mi vatandaşın can güvenliği mi yoksa başkanlık teraneleri mi önemli. Önce şu yangın sönsün savaş ve terör acıları dinsin. Başkanlık nasıl olsa konuşulur. Yangından mal kaçırır gibi bu acelecilik, işgüzarlık niye?
Önce güvenlik ve barış, gerisi göz boyama
Pek yakın olmamakla birlikte parçalar eğri büğrü yapıştırılacak ve ortaya kırık dökük yönetimler çıkacak. Kuvvetli olanların yanında olacaklar onlara çalışacaklar. Kim galip gelecek derseniz henüz ufukta kimse gözükmüyor. Durum vahim. Türkiye bu vehametten nasıl kurtulur daha da mı batağa girer endişesini taşımamak elde değil. Hele hele geçmişte yapılan vahim dış politika hataları endişeleri daha da arttırmakta. Tribünlere oynayan siyasiler artık tribünlere değil yangın yerine dönmüş ülkeyi nasıl refaha, barışa çıkarabilirler ona kafa yorsalar. Yok başkanlıkmış, yok referandummuş gibi zurnanın son deliği ile ilgilenmeyi bıraksalar diye umut ediyoruz.
Şimdi soruyor ve merak ediyoruz: Sahi biz Irak ve Suriye’de Ne Yapacağız?
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.