Umudunuzu kaybetmeyin… Maç daha bitmedi
14 Mayıs’ta devletin ve milletin geleceğini etkileyecek kritik bir seçimi geride bıraktık ve sandıktan "Adam kazanamadı’’ sonucu çıktı.
Seçim öncesi muhalif kesimdeki genel beklenti seçimin ilk turda biteceği olduğu için bu sonuç hayal kırıklığı yarattı ama tekrar yazıyorum. 14 Mayıs’ta "Adam kazanamadı".
21 yılda girdiği her seçimi ilk turda kazanan Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk kez bir seçimi ilk turda kazanamadı. Bunun anlamı "Halk değişim istiyor" demektir.
"Halk değişim istiyorsa neden ilk turda Kılıçdaroğlu kazanmadı?" diyebilirsiniz. Bunun da farklı nedenleri var.
Birincisi sandık sonuçlarında bir şaibe olduğu çok açık. Özellikle deprem bölgesinde yüz binlerce insan hayatını kaybetmiş ve evi yıkılmışken seçime katılım oranının çok yüksek olması akla ve mantığa ters bir durum.
İkinci neden ise Kılıçdaroğlu seçim kampanyasını genel olarak "Cumhurbaşkanı seçilirse yapacağı icraatlar" üzerine kurdu. Sürekli seçilirse neler yapacağını anlattı.
Erdoğan ise hiçbir vaat vermeden sadece korku pompaladı. Tek sloganı "Biz gidersek teröristler ülkeyi bölecek" propagandasıydı.
Sonuç ne oldu?
Negatif propaganda, pozitif propagandayı yendi. Halk "Beni seçerseniz maaşınıza zam yapacağım" diyene değil "Beni seçerseniz ülkeyi böldürmeyeceğim" diyene oy verdi. Kısacası milliyetçi propaganda soğanı, patatesi yendi.
Böyle bir sonuç çıkması aslında çok normal. Çünkü Türkiye gibi eğitim seviyesi düşük ve halkının çoğunluğunun dini ve milli duygularla hareket ettiği bir ülkede projeye dayalı bir siyaset çok etkili olamıyor.
Yani bir taraftaki aday "Size lüks bir hayat vereceğim, fabrikalar kuracağım, ülkeyi uzaya çıkaracağım" dese diğer aday ise sadece "Ezan susmaz, bayrak inmez, vatan bölünmez" dese "vatan bölünmez" diyen adayın propagandası daha etkili olur.
Çünkü projeye dayalı siyasetin kazanması eğitim seviyesi yüksek olan toplumlarda mümkündür. Belli bir eğitim seviyesine ulaşmış, eleştirme ve sorgulama yeteneğine sahip insanlar, siyasetçilerin vaatlerine bakarak oy verirler. Eğitim seviyesi düşük toplumlar ise dini ve milli propagandaya oy verirler.
Kılıçdaroğlu’nun şu an yapması gereken şey Erdoğan’ın propagandasına aynı şekilde karşılık vermektir.
Erdoğan kazanırsa ülkenin ekonomik açıdan nasıl dibe vuracağını anlatmalı
Erdoğan kazanırsa kadınların kazandığı hakların ellerinden alınacağı anlatılmalı.
Erdoğan kazanırsa sığınmacı sayısının katlanarak artacağı ve devletin parçalanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı anlatılmalı.
Erdoğan kazanırsa toplumun daha yoğun bir baskı altında tutulacağı, daha çok muhalifin tutuklanacağı anlatılmalı
Erdoğan kazanırsa gençlerin geleceğinin olmayacağı anlatılmalı
Kısacası Erdoğan kazanırsa yaşanabilecek tüm olumsuzluklar korku filmi gibi anlatılmalı. İnsanlar korkutulmalı.
Özellikle HÜDA PAR vurgusu yapılarak kadınların hakları kaybedeceği vurgulanmalı ve sandığa gitmeyen kadınlar ayağa kaldırılmalı.
Halka bu seçimin Kılıçdaroğlu’nu seçme seçimi olmadığı anlatılmalı. Bu seçim "Tek adamlığa tamam mı? Devam mı?" referandumudur.
Bu seçim korkularımızla umutlarımız arasında bir seçim. Umudu seçmek için korkularımızı canlı tutmalıyız.
Kılıçdaroğlu kazanırsa cennetin kapıları açılmayacak ama cehennemin kapılarını kapatacağız...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.