Deveye demişler "neden boynun eğri?" Deve de "nerem doğru ki?" yanıtını vermiş.

Siyasetteki hali perişanımız böyle. Her türlü eleştiriye kapalı bir iktidar, özgür söylemde bulunanların canına okuyor. Öyle bir suç isnat ediyor ki, vatan hainliği, teröre yataklık etmek suçlaması ile soruşturma açıyor. Siz kendinizi ispat edinceye kadar aylarca hatta yıllarca tutuklu kalabiliyorsunuz. Siyasi iktidarı eleştirmek suçtur, bölücülüktür, vatan hainliğidir. Halimiz bu ve eleştirenlerin başına gelecekleri söylemek kehanet bile değil. Çok değerli yazar ve çizerlerimiz suskun, köşelerine çekilmiş durumdalar. Özgürlük olmadığı için doğal olarak eleştiri de yapılmıyor. Aşı olayından tutun ekonomiye kadar söylenecek, yazılacak çok şey var. Baskı nedeniyle bunlar konuşulmuyor, yazılamıyor. Eleştirel makale yapanda makalesini yayınladıktan sonra sürekli arkasını kolluyor. Acaba diyerek tedirginlik yaşıyor.

Haber kanalları ve gazeteler zaten iktidarın yayın organı durumunda, hiçbir muhalife söz hakkı yok. Yandaş olmayan basın için de çeşitli ağır para cezaları ve soruşturmalar gerçekleştiriliyor, bu yolla muhalif  basın çökertilmeye çalışılıyor. Okuyucu olarak sizler de durumu takdir ediyor ve anlayışla karşılıyorsunuzdur. Bu vatan bizim. İktidarlar bugün var yarın yok. Bu bağlamda görevlerimiz var. Bireysel olarak ne oluyor ne bitiyor, nereye gidiyoruz bir yolunu bulup bilmeyen vatandaşa anlatmak zorundayız. Neredeyiz? Nereye gidiyoruz?

2002 Seçimlerinde CHP Genel Başkanı olan Deniz Baykal ile, AKP’in genel başkanı olan R. Tayyip Erdoğan arasında seçim kampanyası sırasında  geçen diyalog:

Deniz Baykal Edirne’de CHP’nin seçim vaatlerini açıklarken "hastanelere yeşil kartla değil, kimlik kartı ile gidileceğini" açıklamıştır. R. Tayyip Erdoğan yanıt vermekte gecikmemiş Deniz Baykal’a yanıt olarak "Senin işin neye benziyor biliyor musun? Kusura bakma da, affedersin eşeğin gözüne yeşil renkli gözlüğü takıp, samanı yeşil çimen diye yedirmeye benziyor"

Günümüzde yaşadığımız ekonomik kriz, salgın ve yönetimdeki hatalar, boşluklar bir kısım halk tarafından görülmüyor, görünmüyor. Yeşil gözlük takıp önüne saman konanlar, samanı ot niyetine yedikleri müddetçe çağdaş, özgür, demokrat Türkiye hayalden öte geçemez. Bu fikri sabiti bertaraf etmekte eli kalem tutanlara, ağzı laf edenlere düşüyor.